Medicana Bahçelievler Hastanesi Kulak Burun Boğaz Uzmanı Op. Dr. Veli Çetinaslan, burun estetiği ameliyatında hangi yolun uygulanacağı ile ilgili belirleyici ögenin, kişinin kendisine has anatomik yapısı ve yüzünde görmek istediği en son sonuç olduğunu belirtti.
Medicana Bahçelievler Hastanesi açıklamasına nazaran, rinoplasti, nazoplasti ya da yaygın kullanılan ismi ile “burun estetiği”, “burnun şeklini değiştirmek amacıyla yapılan cerrahi işleme verilen isim” olarak biliniyor. Tıp dünyasındaki gelişmeler, burun estetiği ameliyatını geçmişe nazaran kolaylaştırdı ve kısa müddette estetik görünüme ulaşmanın en tesirli yollarından biri olarak görüldüğünden rinoplastinin toplumdaki popülerliği arttı.
Açıklamada görüşlerine yer verilen Medicana Bahçelievler Hastanesi Kulak Burun Boğaz Uzmanı Op. Dr. Çetinaslan, burun estetiği yaptırmanın birçok nedeni olduğunu belirterek, “Doğuştan gelen şekil bozuklukları, kaza, yaralanma gibi travmalara bağlı olarak oluşan deformelerin giderilmesi, nefes almakta çekilen güçlük, kişinin burnunu yüzüne yakıştırmaması bu nedenlerden başlıcalarıdır.” tabirlerini kullandı.
Birçok hastanın hastaneye biçim bozukluğu gerekçesiyle başvursa da yapılan tetkiklerin hastanın kaliteli nefes alamadığını da gösterdiğini aktaran Çetinaslan, şunları kaydetti:
“Burnun formu düzeltilirken hastanın konforlu bir biçimde nefes alması da bu ameliyat ile sağlanmıştır. Burun ameliyatı hangi münasebet ile yapılırsa yapılsın öncelikli emel operasyon sonucunda burundaki teneffüs yolunun en uygun biçimde çalışabilir durumda olmasıdır. Bu gelişim kız çocuklarında ortalama 15 iken, erkek çocuklarında biraz daha uzun sürebilir. Teneffüs kaynaklı sorunlarda ise çok daha erken yaşlarda burun ameliyatı yapılabilir. Tüm bunlardan dolayı burun estetiği yaptırmanın net bir yaşı yoktur.
Rinoplasti, öbür tüm cerrahi süreçler üzere önemli bir iştir. En ufak bir müdahalenin epey besbelli sonuçlar doğurması bu ameliyatın kesinlikle alanında uzman ve deneyimli bir cerrah tarafından yapılmasını gerektirir. Rinoplasti, komplike bir operasyondur. Sonucun tam olarak elde edilmesi hastadan hastaya değişkenlik gösterse de bu mühlet, ortalama 6 ila 12 ay ortasında seyreder. Burun estetiği ameliyatında hangi formülün uygulanacağında belirleyici olan öge, kişinin kendisine has anatomik yapısı ve yüzünde görmek istediği kesin sonuçtur. Uzman tabibin, hasta ile yapacağı görüşme sırasında kişinin beklentisi ve yüzün anatomisi birlikte kıymetlendirilerek dijital ortamda çizilen ve sonuçta elde edilecek formla birlikte karar verilir. Hastanın burun ameliyatı olmak için doktora başvurması kâfi değildir, çünkü hastanın bu ameliyat için uygun olması da gerekir.”
“Piezo formülü de yaygınlaşmaya başladı”
Veli Çetinaslan, bütün cerrahi işlemlerde olduğu gibi rinoplastinin de çeşitli riskler taşıyan bir operasyon olduğunu vurgulayarak, “Ameliyatlarda kanama, enfeksiyon, anesteziye karşı olumsuz reaksiyon geliştirme her vakit kelam konusu olabilir. Bu yahut daha farklı riskler cerrah tarafından ameliyat öncesinde hastaya aktarılır ve hasta tam bir fizikî muayeneden geçerek ameliyata uygun olduğunu belgelendirir.” değerlendirmesinde bulundu.
Hastanın, ameliyatın 15 gün öncesinden başlayarak çok gerekli olmayan ilaçlardan kaçınması ve kan sulandırıcı özelliği bulunan ilaçları tamamen kesmesi gerektiğini vurgulayan Çetinaslan, şunları kaydetti:
“Bunun yanı sıra destek edici ilaçları da bu mühlet zarfında kullanmaması gerekir. Sigara ve alkol içmeyi bırakmak yahut bunların kullanımına orta vermek ameliyat sırası ve sonrasındaki başarıyı arttıracaktır. Rinoplastide burun kemiklerine yine biçim verilmesinde klasik yol olarak bilinen kemiklerin kırılarak tekrar oluşturulması sürecinin yanında son yıllarda kullanılan piezo metodu de yaygınlaşmaya başladı. Piezo usulünün, ultrasonik dalgalarla kemikler kırılmadan dalga tesiri ile yumuşak dokulara ziyan vermeden yalnızca kemiklere form veren bir sistem olarak tüm dünyada yaygınlığı artmıştır. Böylece şişlik ve kanamalar daha az görülmektedir. Burun estetiği ameliyatı gerçekleştikten sonra hastada göz altında hafif morluk sıkça görülen bir durumdur. Hasta sabırlı olmalı, burnunu steril tutmalı ve bu üzere belirtilerin kesinlikle geçeceğini bilmelidir.”
